Kira bedelinin tespiti davası, mal sahibi ile kiracının kira bedeli konusunda anlaşmazlık yaşadığı durumlarda açılan bir dava türüdür. Bu dava, beş yıldan daha uzun süreli kira ilişkilerinde açılabilir. Beş yıldan daha kısa süreli kira ilişkileri için ise kiranın uyarlanması davası açılabilmektedir. Bir başka deyişle, beş yılın altındaki kira sözleşmeleri için kira bedelinin tespiti davası açıldığında reddedilme ihtimali yüksektir.
Taraflar kira artış oranını, bir önceki yılın tüketici fiyat endeksindeki (TÜFE) artış oranını aşmayacak şekilde belirleyebilirler. Ancak bazı durumlarda gayrimenkul değerleri; enflasyon, faiz oranlarının yükselmesi, arz-talep dengesizliği gibi sosyal ve ekonomik faktörlerden dolayı ciddi bir şekilde artabilir. Bu gibi durumlarda, yasal olarak belirlenen azami zam miktarı kira bedeli için yetersiz kalabilir. Bu nedenle, mal sahiplerine belirli koşullar altında kira bedelinin tespiti davası açma hakkı tanınmıştır. Böylece, kira bedelleri piyasa koşullarına uygun olarak belirlenebilmektedir.
Geçerli bir kira sözleşmesi ve hukuki yararın varlığı, kira bedelinin tespiti davasının iki temel şartıdır. Ayrıca, kira sözleşmesinin sona ermesinden en az 30 gün önce dava açılmalıdır. Eğer mal sahibi kiracıya ihtarname göndermişse, dava yeni kira döneminin başlangıcında herhangi bir zamanda açılabilir. Bu durumda belirlenen yeni kira bedeli, yeni kira döneminin başından itibaren geçerli olur ve kiraya veren artırılan kira bedelini kiracıdan geriye dönük olarak talep edebilir.
Kira bedelinin tespiti davaları, kiralanan taşınmazın bulunduğu yerdeki Sulh Hukuk Mahkemelerinde açılmalıdır. Hak kaybının yaşanmaması için, bu konuda uzman bir avukattan hukuki yardım almak tavsiye edilir.
Gayrimenkul ve İnşaat Hukuku ile ilgili çalışmalarımıza aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz:
https://cfkhukuk.com/calisma-alanlarimiz/gayrimenkul-ve-insaat-hukuku/
Sözleşmeler Hukuku ile ilgili çalışmalarımıza aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz:
https://cfkhukuk.com/calisma-alanlarimiz/sozlesmeler-hukuku/